21 Kasım 2013 Perşembe

Film Önerisi : Prisoners

Dün gece saat 1:00 sularıydı. Uykum gelmiş gibiydi ama yatmaya pek gönlüm yoktu. Akşamın sessizliğine - bazen - katlanamayan bir insan olduğumdan, oturup bambaşka bir işle uğraşıyorken bile arka planda sevdiğim, repliklerini ezberlediğim, izlemesem de hangi sahneyi dinlediğimin farkında olduğum filmleri ya da dizileri duymak hoşuma gider. Ve bu hep böyledir. Ya Lord Of The Rings'tir, Ya Friends'tir, Ya HIMYM'dır, Ya The Walking Dead'dir...

Aslına bakarsanız yeni bir şey izlemeyi sinema dışında pek tercih etmem. Özellikle evde film izlemeye bir türlü konsantre olamam. Hep bir ikinci, bir üçüncü iş isterim. Bir keresinde hem film izleyip hem ders çalışıp hem okey oynadığımı bilirim. Çünkü aksi takdirde sıkılmaktayım.

Her neyse. Dün gece de benzer şeyler yaşadım. Bir şeylerle uğraşıyordum. - bir sürü güzel kolye ve bileklik yaptım bu arada, onları da paylaşacağım izlemede kalın! - Ses duymak istedim. Ama bu sefer değişik bir ses olsun da yine izlemem diye düşündüm. Ve muhtemelen hepimizin bildiği film izleme sitelerinden birinden bir film seçtim. - Film seçimimde, Hugh Jackman'ın yaşayan en karizmatik erkek oluşunun etkisi olmuş olabilir tabi. Zira filmi izlerken, Hugh Jackman'ın bağırdığı sahnelerde içimden "ne güzel bağırıyor be, bana öyle bağırsa ben hemen afedersin Hugh, bi tanem, özür dilerim derdim şeklinde cümleler geçirdiğimi fark ettim. - Neyse işte, seçtiğim film Prisoners idi.


Film başladı. Ben çok ilgilenmedim. Küçük ekranı tam ekran bile yapmadım. Yanda bu hap kızları delirtiyoorr konulu reklamların boing boing diye yanıp sönmesine bile izin verdim.  Ama yaklaşık 20 dakika sonra, 20 dakikadır filmi o küçük ekranda aralıksız izlediğimin farkına vardım.

Film ile ilgili söyleyebileceğim ilk şey, sürükleyici olması. Yani benim gibi birini bile sürüklediyse, sizi de sürükler bence.

İkincisi konu - başlangıç - son vs bunlardan hiçbiri değil etkileyici olan, filmin anlatılış şekli çok güzel. Tam bir gerilim filmi ve hep bir sonraki sahneyi merak ediyorsunuz. Film tam tamına 153 dakika ama bir saniyesinde bile sıkılmadığımı söyleyebilirim.

Oyuncuların performansı çok başarılı. Bu filmde de arızalı kişi rollerinden birinde yine Paul Dano'yu görmekteyiz ve elbette yine takdir etmekteyiz. Ayrıca Hugh Jackman ve Jake  Gyllenhaal'un da maşallahları var.

Filmin içeriği ile ilgili kasıtlı bir şekilde ayrıntı vermeyeceğim, anlatmayacağım.
Merak edin.
Ama bence izleyin.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder